Sağlık hizmetlerinin kalitesi için hekimlerin özellikleri çok önemlidir. Bu nedenle mezuniyet öncesi tıp eğitiminde insani ve mesleki değerlere donanımlı, bilimsel düşünce ve tutum sahibi, sağlık hizmetlerini sunabilme yeterliliğine sahip, uzmanlık eğitiminde de tıbbın farklı alanlarında yetkinliğe sahip profesyoneller yetiştirilmesi amaçlanmaktadır. Uzman hekimlerden sağlık hizmeti sunuculuğu yanında bilim insanı, iletişimci, ekip üyesi, değerler ve sorumluluk sahibi, öğrenen ve öğreten, sağlık koruyucusu ve yöneticilik gibi bir dizi yetkinliğe de sahip olmaları beklenmektedir. Bu durum uluslararası ve ulusal standartlarda ve bunlara uygun hazırlanan belgelerde de yerini almıştır. Eğitim programının başarısı, eğitim sonucu öğrencilerin beklenen özelliklere sahip olup olmaması ile ölçülür. Tıpta uzmanlık eğitiminde eğitimin başarısını değerlendirecek sistematik çalışmalar olmamakla beraber, uzmanlık eğitimi sırasında yapılan tezlerin yayınlanma oranlarının düşüklüğü, eğitimden sonraki bilimsel çalışmaların sayı ve kalitelerinde yetersizlikler yanında sağlık hizmeti sunumundaki aksamalar, tıbbi uygulamalarda hata oranları, hastaların çeşitli yollarla yaptığı şikâyetler, sağlık hizmetleri ile ilgili uyuşmazlıkların artması ve eğitim süreçlerinde uzmanlık öğrencilerinin memnuniyetsizlikleri gibi durumlar tıpta uzmanlık eğitiminin kalitesinin tartışılmasına neden olmaktadır. Tıpta uzmanlık eğitiminde kalitenin artırılması için yapılan çok sayıda toplantı, çalıştay ve benzeri çalışmalara rağmen arayışlar sürmektedir.

Sağlık Bilimleri Üniversitesi, -kuruluş kanunundaki amaca uygun olarak- Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastaneleriyle 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun ek 9. maddesi çerçevesinde birlikte kullanım protokolleri yaparak bu kurumlardaki uzmanlık eğitiminin yetki ve sorumluluğunu üzerine almıştır. Yani bugüne kadar Sağlık Bakanlığı gözetiminde eğitim hastanelerinde yürütülen tıpta uzmanlık eğitimi, artık Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesinin yetki ve sorumluluğu altındadır. Diğer bir deyişle Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi, ülkemizin en kapsamlı tıpta uzmanlık eğitimi veren kurum haline gelmiştir. Sağlık Bilimleri Üniversitesi “mesleki ve insani değerlere sahip, sorumluluğunun bilincinde, bilim insanı yetkinliğinde uzman hekimler yetiştiren, uyguladığı eğitim programı ile ulusal ve uluslararası boyutta model olan bir kurum” olma vizyonuna sahiptir. Sağlık Bilimleri Üniversitesi 2016 Tıpta Uzmanlık Eğitiminde Kalite Çalıştayı ile uzmanlık eğitiminin mevcut durumu, eğitimin aksayan yönleri, düzeltilecek alanlar, eğitimin nasıl olması gerektiği tartışılmıştır (1). Bu arada hazırlanan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönergesi, Üniversite Senatosunda kabul edilerek yürürlüğe girmiştir. Uzmanlık eğitiminde kaliteyi artırmaya çalışan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi, tıpta uzmanlık eğitiminin müfredat, eğitim kaynakları, ölçme ve değerlendirme, bilimsel araştırma ve program değerlendirme alanlarında belirlenen sorunlara yönelik düzeltici faaliyetlerine başlamıştır (2).

Müfredat

Tıpta uzmanlık eğitiminde çekirdek eğitim müfredatları, komisyonlarca hazırlanmakta ve Tıpta Uzmanlık Kurulu tarafından onaylanmaktadır. Ancak tüm çalışmalara ve önemli ilerlemelere rağmen müfredatlarda eğitim bilimi yönünden standardizasyon ve günün şartlarına göre güncellemeler gerekmektedir. Bu konuda Tıpta Uzmanlık Kurulu’nun çalışmaları devam etmektedir. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Müfredat Komisyonları, müfredatı Tıpta Uzmanlık Kurulunca henüz kabul edilmemiş anabilim/bilim dalları için geçici müfredatları oluşturmak, müfredatı kabul edilmiş dallarda, temel yetkinlik alanları (iletişim, ekip üyeliği, değerler-sorumluluk, yönetici, öğrenen-öğreten, sağlık koruyuculuğu) da dâhil bu müfredatların yetkinlik düzeylerine uygun öğrenim hedeflerini ve eğitim yöntemlerini belirlemektedirler.

Eğitim Kaynakları

Ülkemizde Tıpta Uzmanlık Kurulu tarafından uzmanlık eğitim programlarında olması gereken eğitici, mekân ve donanım ile eğitimi için gereken vaka, ameliyat, tetkik ve diğer tıbbi iş ve işlem çeşitliliğinin asgari standartları belirlenmiştir. Ancak uygulamada eksiklikler yaşanabilmektedir. Bazen vaka sayısı çok fazla olmasına rağmen vaka çeşitliliği yeterli olmayabilmektedir. Bu durum eğiticilerin ve hastanenin özelliklerinde de kaynaklanabilmektedir. Eğitim karnelerinin doğru bir şekilde kullanılması ile bu alanda eksiklikler objektif bir biçimde ortaya konulabilecek ve eksik olan alanlarda öğrencilerin eğitim alması sağlanabilecektir.

Hem mezuniyet öncesinde hem de mezuniyet sonrasında eğitimden sorumlu kişiler eğitim bilimi konusunda eğitim almamaktadırlar. Bazı kurumlar, eğitici eğitimi kursları ve seminerler düzenlenmektedir. Bazı eğiticiler de eğitici özelliklerini geliştirmek için gayret sarf etmektedirler. Ancak bunlar istenen kalite ve sayıda olmaktan uzaktır. Tıpta uzmanlık eğitiminde geleneksel ulaşılmaz, buyurgan, kararları tartışılmaz şef, hoca, kürsü başkanı kültürü yerini danışman, yönlendirici, yetiştirici eğitmene bırakmış olsa da tamamen etkisini kaybetmiş değildir. Bu kültür, öğrenme motivasyonunu da azaltmaktadır. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi tüm eğiticilerinin eğitici eğitimi sertifika sahibi olmasını, sertifikasyonun atama ve yükseltme kriteri olarak kullanılmasını hedeflemektedir. Fakültemizde bilimsel araştırma, eğitim yöntemleri ve ölçme değerlendirme alanlarında eğitim programları düzenlenmiş olup yaygınlaştırılmasına çalışılmaktadır.

Hem eğiticiler hem de öğrenciler açısından, sağlık hizmeti iş yükünün fazlalığı eğitim açısından olumsuzluk oluşturmaktadır. Kurumlar ve eğiticiler öğrenciyi öncelikle sağlık hizmeti gören iş gücü olarak görebilmektedir. Şüphesiz hekim olan uzmanlık öğrencisi hasta hizmetlerini de yerine getirecektir. Ancak öncelik, öğrencinin eğitimi olduğu bilinci yerleştirilmeye çalışılmaktadır. Eğitim ile iş yükü dengesinin, hem sağlık hizmetlerini hem de eğitimi aksatmadan başarılması gerekir. Bu sorun için dekanlık eğitim kaynakları komisyonu ile eğitim kurumu yöneticileri iş birliği halinde çözüm aramaya devam etmektedirler. Eğitim materyali olarak kullanılacak simülatörler, her klinikte yeterli değildir. Beceri eğitiminde simülatör eğitimi olmadan doğrudan hasta üzerinde uygulama etik ve hukuki açıdan sorun oluşturabilmektedir. Üniversitemiz sahip olduğu simülasyon merkezlerini tüm öğrencilerin kullanımına sunarak bu eksikliği gidermeye çalışmaktadır.

Ölçme-Değerlendirme

Ölçme ve değerlendirme, eğitim sürecini değerlendirme, programı değerlendirme, eğiticiyi değerlendirme ve öğrenciyi değerlendirme amaçları ile yapılmaktadır. Eğitimin kalitesinden bahsedebilmek için belirtilen amaçlara uygun değerlendirmeler şarttır. Sadece belgelendirmeye yönelik, onay verici değerlendirmeler (summatif sınavlar) uygun ve yeterli olamazlar. Eğitim süreci içinde ölçme ve değerlendirme (formatif sınavlar) olmaksızın öğrencinin eğitim durumunun gidişinin nasıl olduğu anlaşılamayacak ve düzeltici faaliyetler yapılamayacaktır. Eğitim sürecini değerlendiren sınavlar yapıldığında, “Öğrenci hangi konuyu eksik öğrenmiştir? Neden eksiklik mevcuttur? Nasıl düzeltilebilir?” gibi sorular gündemde olabilir. Ölçme ve değerlendirme, eğitimin bir parçası olarak düşünülmeli ve bu şekilde uygulanmalıdır (3, 4).

Ölçme ve değerlendirmenin bir diğer amacı, kişilerin bir görevi yapıp yapamayacaklarına karar vermektir. Tıpta uzmanlık eğitiminde yapılan ölçme ve değerlendirmelerle halkın sağlığına müdahale etme yetkisi verilen uzmanlar yetiştirilmektedir. Bu uzmanların belirlenmiş yetkinliklere ulaşıp ulaşmadığı çok önemli bir konudur. Bu nedenle uzmanlık eğitiminde ölçme ve değerlendirme uygulamaları hak ettiği yeri almalıdır. Tıpta uzmanlık eğitiminde amaca uygun ölçme ve değerlendirmelerin yapılamaması eğitim kalitesi önünde önemli engellerimizden biridir. Sağlık Bilimleri Üniversitesi tıpta uzmanlık eğitiminde ölçme ve değerlendirmelerin hak ettiği yeri alması için gerekenleri yönergesinde belirlemiş ve uygulamalarına başlamıştır.

  1. Kuramsal Sınavlar

Tıpta uzmanlık eğitiminde standardize edilmiş kuramsal sınavlar uygulanmamaktadır. Bazı eğitim kliniklerinde, program yöneticileri kendi çabaları ile bazı sınavlar yapmaktadır. Bazı dallarda da öğrencilerin, dernekler tarafından yeterlilik sınavlarına katılması teşvik edilmektedir. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi kuramsal sınavları şu şekilde uygulanmaktadır.

  1. Formatif Sınav (Biçimlendirici Sınav): Her eğitim yılında (son yıl hariç) bir kez uygulanmaktadır. Amaç eğitici için öğrencinin durumunu izlemek, geliştirilmesi gereken yönlerini belirlemek, öğrenci için de motivasyon sağlamaktır. Formatif sınav sorularının düzeyleri yıllara uygun olarak hazırlanmaktadır. İlk yıllarda bilir, nasıl olduğunu bilir, gösterir düzeyleri, ilerleyen yıllarda analiz, sentez ve değerlendirir düzeylerine yükseltilmektedir.
  • Summatif Sınav (Karar Verdirici Sınav): Tüm uzmanlık öğrencilerine, eğitimin son yılında bir kez uygulanmaktadır. Bu sınav öğrenci hakkında karar verdiricidir. Bu nedenle geçerlilik, güvenilirlik gibi sınav kalite göstergelerine uygunluğu ön plandadır.

Kuramsal sınavlarda soruların uygun bir şekilde hazırlanması, sınavın yapılması ve değerlendirilmesi anabilim/bilim dalının akademik kurulunun ve ilgili komisyonunun sorumluluğundadır. Ancak bunun yapılabilmesi için gerekli elektronik sınav sistemi hazırlık aşamasındadır. Bu sistem kuruluncaya kadar program yöneticileri sınav sorularının hazırlanması, uygulanması ve değerlendirilmesi aşamalarını yerine getirmektedirler. Bu dönemde soruların hazırlanmasında, program yöneticileri ile anabilim dalı ölçme ve değerlendirme komisyonları işbirliği ve yardımlaşma içerisinde çalışmaktadır. Kuramsal sınavlarda, formatif sınavların ortalamasının %50’si ile summatif sınavın sonucunun %50’sinin toplamı, kuramsal sınavın notunu oluşturmaktadır. Öğrencinin uzmanlık eğitimi bitirme sınavına girebilmesi için 100 üzerinden 70 ve üzerinde puan alması gerekmektedir.

  • Uzmanlık Eğitimi Karnesi

Tıpta uzmanlık eğitiminde karne uygulaması, Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’nde temel unsurlardan biri olarak yer alsa da uygulamada hak ettiği yeri bulamamıştır. Eğitim karnesi bir değerlendirme uygulaması olmasına rağmen hemen hemen tüm eğitici ve yöneticilerde karne, yapılanların kaydının tutulduğu bir döküm gibi anlaşılmakta ve uygulamada da bu şekilde kullanılmaktadır. Birçok klinikte ise karne hiç kullanılmamaktadır. Tıp ve Diş Hekimliği Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’ne göre, uzmanlık eğitimi takip sisteminin ve bunun bir unsuru olan eğitim karnesinin Tıpta Uzmanlık Kurulu’nca hazırlanması gerekmektedir. Tıpta Uzmanlık Kurulu bu gereksinimi yerine getirinceye kadar kullanılmak üzere, Fakültemiz tüm anabilim dallarında uzmanlık eğitim karnelerini hazırlamıştır.

Eğitim Karnesi, uzmanlık eğitimindeki yetkinliklere ulaşıldığını gösteren ve sonucun kaydedildiği bir belgedir. Karnede, tıpta uzmanlık eğitiminde müfredatta belirlenen yetkinlikler ve yetkinlik düzeyleri yer almaktadır. Öğrenci yetkinlik seviyesine ulaştığında, eğitici tarafından karnede onaylama yapılmaktadır. Karne uygulaması ile hem öğrenci hem de eğiticiler, eğitimdeki seviyelerini, eksiklerin neler olduğunu görebilmektedirler. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesinde Dekanlık Ölçme ve Değerlendirme Komisyonu karnenin formatını belirlemek, Anabilim/Bilim Dalı Ölçme ve Değerlendirme Komisyonları da karnenin içeriklerini oluşturmakla görevlidir. Öğrenci karnesindeki yetkinliklere ulaştığını eğiticisine göstermek ve karnesini onaylatmaktan sorumludur. Aksi takdirde uzmanlık eğitimini tamamlayamayacaktır. Eğitim sorumlularının görevi karne durumlarını izlemek, öğrenciyi motive etmek ve eksikleri gidermek için tedbirler almaktır.

  • Uzmanlık Eğitimi Bitirme Sınavı

Hâlihazırda yapılmakta olan uzmanlık eğitimi bitirme sınavları, uzmanlık eğitiminin tüm paydaşları için saygınlığını yitirmiş durumdadır. Sınav jürisinin oluşturulma şekli, sınav ortamı, sınavda sorulan soruların kalitesi, bitirme sınavını bir sınav olmaktan çıkartmış, bitirme töreni haline getirmiştir. Uzmanlık eğitimi bitirme sınavında kısıtlı bir sürede öğrencinin gerekli yetkinliklere ulaşıp ulaşmadığını değerlendirmek zordur. Bu zorluğa rağmen sınavın hem teorik hem de uygulamalı kısımları önceden yapılandırılmış olmalıdır. Bu sınavların formatı ve uygulanışı konusunda ölçme ve değerlendirme komisyonları kriterler belirlemişlerdir. Sınavların bu kriterlere uygun olarak yapılması amaçlanmaktadır.

Bilimsel Araştırma ve Tez

Bilimsel araştırmalar bir ülkenin gelişmesi, ekonomisi, bağımsızlığı için şarttır. Ülkeler, toplumlar, kurumlar bilimsel araştırmaya verdikleri önem ve bu alanlardaki başarıları oranında ayakta kalabilmektedir. Savaşların kazanılmasında bilimsel araştırmaların etkisi ortadadır. Bu gerçeği, yöneticilerin ve bilim insanlarının gündeminden çıkarmaması gerekir. Bilim alanında olan insanların kendilerini cephelerde savaşan bir asker gibi görmesi ve mücadele etmesi şarttır. Bilim insanının mücadele cephesi bilim üretmektir. Uzmanlık tezleri bilimsel araştırma için büyük bir fırsattır. Ülkemizde yılda yaklaşık 5 bin uzmanlık tezi üretilmektedir. Bu tezlerin kalitesi ülkemiz ve bilim için büyük öneme sahiptir. Tezlerdeki kalite düşüklüğü, yayın haline gelememesi, patent, faydalı ürün vb. değer üreten uygulama alanı bulamaması nedeniyle uzmanlık eğitiminde tezlerin gereksizliği tartışmalarını gündeme getirmektedir. Olumsuz sonuçtan yola çıkarak bilim alanını terk etmek doğru bir yaklaşım değildir. Şüphesiz tezler hakkında tartışmalar devam etmelidir. Ancak bilim insanı olduğunu iddia eden çevrelerin bilim üretmekten vazgeçmesi kabul edilemez. Bilim üretmek iddiasında olmayan kişilerin bilim insanı olma iddiaları da tartışılmalıdır.

Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’ne göre uzmanlık eğitimi süresinin ilk yarısı içinde uzmanlık öğrencisine bir tez konusu ve tez danışmanı belirlenmelidir. Bu kurala rağmen öğrencilere tez konuları zamanında verilememektedir. Tez konusu ve danışmanı belirlendikten sonra literatür taraması, planlama, etik kurul işlemleri, destek arayışlarında zamanın önemli bir kısmı daha geçmekte neticede araştırma aşamalarına az bir zaman kalmaktadır. Son bir yılda, zamanla yarışılan tez çalışmaları yapılmaktadır. Bu sorunun giderilmesi için tez konularının zamanında verilmesi ve onaylama süreçleri, anabilim dallarının ilgili komisyonlarınca takip edilmektedir.

Kaliteli bir tezde tez danışmanın rolü büyüktür. Hatta tezlerdeki sorunların sebebini tez danışmanının yeterli danışmanlık yapmamasına bağlamak mümkündür. Tez danışmanının zaman sorunu, bilimsel araştırmalar konusundaki eksiklikleri, motivasyonların azlığı tez kalitesinin önündeki en büyük engellerden biridir. Anabilim dalları bilimsel araştırma ve tez komisyonları tez danışmanlarının eğitici eğitimi konusundaki eksikliklerini giderecek faaliyetleri sürdürmektedir. Tez konusunun orijinal, bilime ve sağlık uygulamalarına katkı oluşturacak nitelikte olması beklenmektedir. Bu nedenle konu seçimi çok önemlidir. Tez konusunun nasıl seçilmesi gerektiği hakkında da bilgi ve usullerimiz yeterli değildir. Klinikteki arşiv verilerinin yetersiz olduğu, çalışmaya uygun materyalin kısıtlı olduğu durumlarda kolay tamamlanabilir ve birbirinin tekrarı niteliğinde tez konuları seçilebilmektedir. Ülkenin ve bilimin ihtiyaçları konu seçiminde yeterince dikkate alınamamaktadır. Anabilim dalı akademik kurulları, araştırma öncelik alanlarını belirleme, tez konusunun bu alanlarda seçimini teşvik etme sorumluluğu taşımaktadır.

Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’nde “Tez çalışması, tez danışmanı tarafından üç ayda bir değerlendirilir ve ilgili formları doldurulur” denilmektedir. Bu değerlendirme ve takip, tezin kalitesi için şarttır. Ancak uygulamada, kurallara uygun tez değerlendirmeleri ve takipleri yapılamamaktadır. Tıp Fakültesi olarak bu alanda eğitim ve izleme faaliyetleri yürütülecektir. Tez savunmasının jüri önünde, sözlü olarak yapılması gerektiği halde jüri üyeleri, toplanmadan tez değerlendirme formlarını imzalayabilmektedir. Tez savunmalarının kurallarına uygun yapılamasını sağlamak hedeflerimiz arasındadır. Yine tez değerlendirme jürilerinde, tez danışmanı ve program yöneticisin bulunmaması kuralı getirilerek değerlendirmenin kalitesi artırılmaya çalışılmıştır.

Program Değerlendirmesi

Program değerlendirmesi, bir eğitim programının hedeflerine ulaşma derecesini ölçülebilir ve tekrarlanabilir nitelikte standart kavramlar olarak belirleyen, bu hedeflere ulaşma sürecinde ortaya çıkan sorunları saptayan, yöneticilere ve uygulayıcılara program geliştirmeleri için gereken temel verileri ortaya çıkaran çağdaş bir yönetim yaklaşımıdır. Program değerlendirmesi yapılmadığında yapılanların ne kadar işe yaradığını anlamak, aksayan yönleri görmek mümkün değildir. Dolayısıyla da programda iyileştirmeler ve yeni düzenlemelerin yapılması mümkün olmaz. Ancak, uzmanlık eğitiminde, bilimsel kurallara uygun bir program değerlendirmesi modeli belirlenip uygulamaya konulamamıştır. Uzmanlık eğitimi programı, başta öğrenci, eğitimci ve eğitim kurumu olmak üzere taraflarının etkilenme durumu, öğrencilerin başarısı ve mezunların izlenmesi ile değerlendirilebilir. Öğrencilerin başarısını gösterecek kuramsal sınavların yapılmamış olması, uzmanlık eğitimi bitirme sınavlarının yapı ve kapsam geçerliklerinin olmaması, eğitim karnesinin kullanılmaması, mezunların izlenme zorluğu, program değerlendirmesindeki olumsuzlukları oluşturmaktadır. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönergesine göre program değerlendirme ve akreditasyonla ilgili olarak Dekanlık ve Anabilim/Bilim Dalı komisyonları oluşturulmuştur. Program değerlendirme modeli belirlenmiş, değerlendirme ve geri bildirim formları hazırlanmıştır. Uzmanlık eğitimi program değerlendirmesinde eğitimin taraflarının kanaatleri, öğrencilerin başarısı ve mezunların incelenmesi olarak üç değerlendirme başlığı belirlenmiştir.

  1. Eğitimden etkilenen tarafların geri bildirimleri
  2. Program yöneticisinin eğitim hakkında geri bildirimleri
  3. Uzmanlık öğrencisinin eğitim hakkında geri bildirimleri
  4. Öğrencilerin başarısı
  5. Kuramsal sınav sonuçları
  6. Tezlerin yayınlanma oranları
  7. Mezunların izlenmesi
  8. Mezunların geri bildirimleri
  9. Mezunların çalıştığı yerdeki yöneticilerinden alınan geri bildirimler

Sonuç

Tıpta uzmanlık eğitiminde kalite, temel değerlere ve eğitim biliminin kurallarına uygun hedeflerin belirlenmesi, buna yönelik faaliyetlerin gerçekleştirilmesi, tüm süreçlerin izlenmesi ve değerlendirmesi ile sağlanabilir. Sağlık Bilimleri Üniversitesi, tıpta uzmanlık eğitiminde yeni bir dönemin başlangıcını yapmaktadır. Yöneticilerimiz, eğiticilerimiz ve öğrencilerimizle beraber tıpta uzmanlık eğitiminin kalitesini artırmaya çalışılmaktadır. Yapılanlar bir son değil, daha iyiye ulaşma yönünde çabalardır.

Kaynaklar

1) TUEK-2016 Tıpta Uzmanlık Eğitimi Kalite Çalıştayı, Çalıştay Kitabı, Sağlık Bilimleri Üniversitesi, 26-27 Mayıs 2016, İstanbul.

2) TUEK-2017 Tıpta Uzmanlık Eğitimnde Eğitici Eğitimi Kursu, Kurs Kitabu, Sağlık Bilimleri Üniversitesi, 12-14 Mayıs 2017, Kartepe, Kocaeli.

3) Standards for Master’s Degree in Medical and Health Professions Education, WFME Global Standards for Quality Improvement, WFME Office 2016, www.wfme.org/publications/masters-standards-2016/?wpdmdf=882 (Erişim Tarihi: 09.10.2017)

4) Wass V, Vleuten C, Assesment in Medical Education and training, In Medical Education and Training, Form theory to delivery, Ed. Carter Y, Jakson N, Oxford University Press, New York, 2009, p.105.

SD (Sağlık Düşüncesi ve Tıp Kültürü) Dergisi, Eylül-Ekim-Kasım 2017 tarihli 44. sayıda, sayfa 86-89 ’da yayımlanmıştır.