Marmara Üniversitesi ile TC Sağlık Bakanlığı arasında Ağustos 2010’da başlayan işbirliği 4. yılına girdi. Bu süreçte Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi çok sınırlı imkânlara sahip bir hastaneden, dünya standartlarında bir hastaneye
Sağlık politikalarında son yıllarda ortaya çıkan en önemli gelişmelerden birisi olarak yerinden yönetim ilkesi öne çıkmaktadır. Bu ilke ile kamunun verdiği sağlık hizmetinin daha etkin, verimli ve daha kaliteli hale
Sağlıkta dönüşüm, gelişim ve sağlık geleceğinin şekillenmesi konularının her birisinde, süreçlerin yeniden dizaynı, süreçleri işletebilecek kanunlar ve teknolojinin en büyük yardımcı olarak kullanılması hep gündemde olmuştur. Fakat geçtiğimiz son 10
Cinsel kimlik, çağlar boyunca üzerinde tartışılması en zor konu olarak kalmıştır. Zordur, çünkü cinsel kimliğin çeşitli boyutlarını oluşturan bedensel cinsiyet, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimle ilgili terimler çeşitlidir ve ortak
Dünya Sağlık Örgütü iş sağlığını, “Bütün mesleklerde çalışanların bedensel, ruhsal ve sosyal yönden iyilik hallerini sürdürme ve daha üst düzeylere çıkarma çalışmalarıdır” şeklinde tanımlamaktadır. Bu bağlamda çalışanların sağlığını geliştirmede ve
Elbette bir ilahiyatçı olarak organ nakli denen tıp teknolojisinin tarihini ve keyfiyetini anlatacak değilim. Anlatmaya çalışacağım şey, meseleye din açısından bakıldığında bizim neler gördüğümüzdür. Bu itibarla vakıaya uygun olmayan şeyler
Eski Mısır’da, Çin’de, Hintlilerde ve İran Uygarlığında hekimlik muhakkak ki Hipokrat’tan önce de vardı. Fakat sihir ve büyü ile ilgiyi kesmiş olan tıp biliminin (aynı zamanda tıp mesleğinin) bilinen ilk
Yeni üreme teknikleri, bir grup becerikli doktorun insanları çocuk sahibi kılması; organ nakli, bir insana hayat bahşeden sihirli parmakların mucizesi; genetik müdahale ise insanı mükemmelleştiren bir sürecin ilk aşaması olarak
Klinik araştırma, ilgili yönetmelikte, “bir veya birden fazla araştırma ürününün klinik, farmakolojik veya diğer farmakodinamik etkilerini ortaya çıkarmak ya da doğrulamak; advers olay veya reaksiyonlarını tanımlamak; emilim, dağılım, metabolizma ve
Hasta ile hekim arasındaki ilişki, hukuki niteliği itibariyle güven esasına dayalı bir vekâlet sözleşmesi çerçevesinde ele alınır. Bu çerçeveye uymayan hukuki ilişkiler ve tıbbi uygulama örneklerinin de olduğu bir gerçektir.