Yeni nesil ultrason teknolojileri, kanser tedavisinde cerrahi ve radyasyon gereksinimini azaltan önemli bir ilerleme olarak değerlendiriliyor. Yüksek yoğunluklu odaklanmış ultrason (HIFU) ve histotripsi, odaklanmış ses dalgalarıyla tümörleri termal veya mekanik yolla hedef alarak yok ediyor.
Özellikle karaciğer ve prostat tümörlerinde yapılan güncel klinik çalışmalarda bu yöntemlerin yüksek etkinlik ve güvenlik sağladığı bildiriliyor.
Prostat kanserinde HIFU’nun beş yıllık hastalık kontrol oranının %88’e ulaştığı; idrar kaçırma ve erektil disfonksiyon gibi yan etkilerin klasik cerrahiye göre belirgin derecede düşük olduğu gösteriliyor. Histotripsi ve HIFU’nun en büyük avantajı, sağlıklı dokuyu korurken tümöre yüksek hassasiyetle odaklanabilmeleri ve ameliyat gerektirmemeleri. Bu sayede hastanede yatış süresi ve iyileşme dönemi önemli ölçüde azalıyor.
Her ne kadar tüm kanser türlerinde uygulanabilirlik sınırlamaları bulunsa da, devam eden klinik çalışmalar ultrason tabanlı tedavilerin kapsamının hızla genişlediğini ortaya koyuyor. Bu teknikler, daha az invaziv tedavi seçenekleri arayan hastalar için umut verici bir alternatif hâline geliyor.
Kaynaklar:
https://www.cancerresearchuk.org/about-cancer/treatment/other/high-intensity-focused-ultrasound-hifu
