Ahmet Yesevi Üniversitesi İşletme Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Yüksek Lisans Programı kapsamında Doc. Dr. Afsun Ezel Esatoğlu danışmanlığında Dr. Yılmaz Çoşkun’un Hazırladığı “Aile Hekimliği Uygulanan Ve Uygulanmayan İki İldeki Pratisyen Hekimlerin Aile Hekimliğine Bakışları” konulu dönem projesi çalışmasında elde edilen sonuçların bir kısmını özet olarak dikkatinize sunmak istiyoruz.
Bu çalışmada aile hekimliği sistemine, pilot uygulamanın yapıldığı Düzce ilindeki hekimlerin bakışı ve aile hekimliği sisteminin uygulanmadığı Sivas ilindeki hekimlerin bakışları incelenmiş ve birbiri ile karşılaştırılmıştır. Çalışmanın amacı Türkiye’nin 1. basamak sağlık hizmetleri sunumunda geçmeye çalıştığı aile hekimliği sistemine farklı cephelerden hekimlerin nasıl baktığı, beklenti ve kaygılarının neler olduğunu tespit etmektir.
Araştırmada çalışma evreni Sivas il merkezi, ilçe belde ve köylerinde çalışan sağlık ocağı hekimleri ile Düzce’de pilot uygulamada görev almış aile hekimlerinden oluşmaktadır. Araştırmada örneklem seçilmemiş, evrendeki bütün pratisyen hekimler araştırma kapsamına alınmıştır. Sivas’ta 84 hekim, Düzce’de 64 hekim anketlere cevap vermiştir.
Mesleki gelecek planınız nedir? sorusuna Sivas’ta çalışan hekimlerin verdikleri cevaplar incelendiğinde; % 69’u ihtisas yapmak istediklerini belirtmişlerdir. Hekimlerin %19’u aile hekim olarak çalışmak, % 6’sı sağlık ocağında çalışmak şeklinde cevap vermiştir. Sivas’ta sağlık ocağında çalışan hekimlerin gerek maddi gerekse mesleksel tatmini çalıştığı işyerinde sağlayamadığı söylenebilir.
Düzce’de çalışan hekimlerin ise % 46,9’u ihtisas yapmayı gelecek planı olarak düşünürken % 42,2’si de aile hekimliği yapmayı gelecek planı olarak görmektedir.
Sizce Türkiye’de 1. basamak sağlık hizmeti sunumu için en uygun model hangisidir? sorusuna Sivas’ta çalışan hekimlerden sağlık ocakları modelini Türkiye için uygun bulan denek oranı % 58,3 iken, aile hekimliği sistemini uygun bulan denek oranı % 34.5 olmuştur. Aile hekimliği ile tanışmış olan Düzce’de bu oranlar sırasıyla % 17,2 ve % 73,4 olmuştur. Sivas’ta sağlık ocağı sistemini uygun model görenlerin oranı bu sistemi başarılı bulan hekim oranı ile hemen hemen örtüşmektedir (% 54,8). Aile hekimliği uygulaması ile tanışan Düzce’deki hekimlerin çoğunluğunun 1. basamak sağlık hizmetleri sunumunda etkin olduğu düşündüğü sistem aile hekimliği sistemidir
Sizce Türkiye’de koruyucu sağlık hizmeti sunumu için en uygun model hangisidir? sorusuna verdikleri cevaplara göre, Sivas’ta çalışan hekimlerin % 56’sı sağlık ocaklarını koruyucu sağlık hizmeti vermede etkili model olarak görüyorlar. Hekimlerin % 36,9’u ise aile hekimliğini etkili görmektedir.
Düzce’de çalışan hekimlerin ise %17,2’si sağlık ocaklarını koruyucu sağlık hizmeti vermede etkili model olarak görürken, hekimlerin % 75’i aile hekimliğini etkili bulmaktadır. Korucu sağlık hizmetlerine yönelik bu oranlar, hekimlerin 1. basamakta tercih ettikleri model oranları ile örtüşmektedir.
Sizce Türkiye’de 1. basamak tedavi edici sağlık hizmeti sunumu için en uygun model hangisidir? sorusuna Sivas’ta çalışan hekimlerin % 46,4’ü ile hekimliği, % 47,6’sı sağlık ocağı cevabını vermiştir. Burada ilginç olan, tedavi edici hizmetlerde sağlık ocağını tercih eden hekimlerin oranının, sağlık ocağını uygun bir model olarak gören hekimlerden (% 58,3) daha düşük kalmasıdır. Yine birinci basamak sağlık hizmetlerinde aile hekimliğini tercih edenlerden (% 29) daha fazla oranda hekim (% 46;4), aile hekimliğini tedavi edici hizmetlerde uygun model olarak görebilmektedir.
Düzce’de çalışan hekimlerin cevapları incelendiğinde; 1. basamak tedavi edici sağlık hizmetlerinde hekimlere göre etkili olan model % 85,9 aile hekimliği sistemidir. Bu da aynı hekimlerin 1. basamak için tercih ettikleri model oranından (% 73,4) fazladır. Düzce’de sağlık ocağı sistemini tercih edenlerin (% 17,2) bile neredeyse yarısı (% 9,4) bu sistemi tedavi edici hizmetlerde uygun model olarak görmektedir. Bu tablodan da anlaşılacağı gibi aile hekimliği siteminin 1. basamak tedavi edici hizmetlerde etkinliği olacağına inanan hekim oranı çok yüksektir.
Aile hekimliği sistemi ile ilgili bilgilerinizin yeterlik düzeyi ile ilgili ne düşünüyorsunuz? sorusuna cevap veren Sivas’ta çalışan hekimlerden yeterli ve çok yeterli bulanların oranı sadece % 25’tir. Büyük çoğunluk bilgilerinin yetersiz olduğunu belirtmiştir.
Düzce’de çalışan hekimlerden bilgilerini yeterli bulanlar % 84,4’tür. Yukarıda farklı hizmet alanlarındaki model tercihlerinde hekimlerin farklı bilgi düzeylerinin etkili olduğu anlaşılmaktadır.
Sizce aile hekimliği yapmak için nasıl bir mekân uygundur? sorusuna verilen cevaplarda hekimler ortak noktada buluşmaktadır. Hem Sivas’ta sağlık ocaklarında çalışan hekimler hem de Düzce’de aile hekimliğinde görev alan hekimler çoğunlukla kendi düzenleyeceği bir mekânda hizmet vermeyi istemektedir.
Aile hekimliği sisteminde çalışmayı iş güvencesi acısından nasıl buluyorsunuz? sorusuna karşılık olarak Sivas’ta çalışan hekimlerin sadece % 7’si güvenli bulduklarını belirtmiştir.
İş güvencesini Düzce’de çalışan hekimlerden güvenli bulanların oranı % 48,4 tür. Aile hekimliği hakkında bilgi düzeyine bağlı olarak farklı değerlendirmeler görülmektedir. Ancak arada belirgin fark olsa bile, Düzce’de iş güvencesini yeterli bulmadığını belirten hekim oranı ( % 43,8) önem arz etmektedir.
Aile hekimliği sisteminde aile hekimi olarak çalışmak istiyor musunuz? sorusuna Sivas’taki hekimlerin % 41,7’si isterim ve kesinlikle isterim seçeneğini, %58,3’ü ise istemem ve kesinlikle istemem seçeneğini işaretlemiştir.
Aile hekimliği sisteminde aile hekimi olarak çalışmaya devam etmek istiyor musunuz? sorusuna Düzce’den katılan 64 hekimin 61 tanesi (%95,3) aile hekimi olarak çalışmaya devam etmek istediğini belirtmiştir. İstemem diyen hekimlerin oranı %4,7’dir (3 hekim). İstemeyen hekimlere nedeni sorulduğunda, sistemle ilgisi olamadığı ve kişisel nedenler dolayısı ile istemediklerini belirtmişlerdir.
Sonuç olarak;
Düzce’den ankete katılan hekimlerin tamamı aile sağlığı merkezinde çalışan aile hekimleridir. Sivas’tan ankete katılan hekimlerin tamamı sağlık ocağında hekim olarak çalışmaktadır. Dolayısı ile veriler sağlık ocağı hekimleri ile aile hekimliğini tercih ederek bu uygulamada görev almış hekimlerin tepkilerini yansıtmaktadır.
Mesleki gelecek planlarında farklılık belirlenmiştir. Sağlık ocağı hekimlerinde ihtisas yapma öne çıkarken aile hekimlerde ihtisas yapma ve aile hekimliği yapma yakın oranlarda çıkmaktadır. Buradan çıkarılacak sonuç, aile hekimliği siteminin 1. basamak sağlık hizmetlerinden hekim kaçışını kısmen de olsa önlemede etkili olacağıdır.
Sağlık ocağı hekimleri çoğunlukla 1. basamak sağlık hizmetleri sunumunda, koruyucu sağlık hizmetleri sunumunda, tedavi edici sağlık hizmetleri sunumunda sağlık ocağı sistemini etkin bulmuşlardır. Aile hekimleri de çoğunlukla 1. basamak sağlık hizmetleri sunumunda, koruyucu sağlık hizmetleri sunumunda, tedavi edici sağlık hizmetleri sunumunda aile hekimliği sistemini etkin bulmuşlardır.
Sağlık ocağı hekimleri çoğunlukla aile hekimliği sistemi ile ilgili bilgilerini yetersiz bulurken, aile hekimleri ise kendi bilgilerini büyük oranda yeterli bulmuşlardır.
Her iki hekim grubunun çoğunluğu kendi düzenleyeceği bir mekânda aile hekimliği yapmak istemektedir.
İş güvencesi açısından sağlık ocağında çalışan hekimlerle aile hekimleri arasında büyük oranda görüş farkı bulunmasına rağmen, her iki hekim grubun çoğunluğu aile hekimliği sistemini yeteri kadar güvenli bulmamaktadır.
Sağlık ocağındaki hekimlerin % 41,7’si aile hekimliği yapmak isterken aile hekimliği uygulamasındaki deneklerin % 95,5‘i aile hekimi olarak çalışmaya devam etmek istemektedir. Sağlık ocağı hekimlerinden aile hekimliği yapmak istemeyenlerin çoğunluğu aile hekimliği. ile ilgili sorunları ve aile hekimliği sisteminde hekimlik yapmanın getirdiği sorunları dile getirirken, Düzce’deki denekler (3 kişi) kişisel sorunları dile getirmişlerdir.
Sivas’taki deneklerin cevapları, aile hekimliği sistemine geçmekle ilgili olarak pratisyen hekimlerin birtakım endişeleri olduğunu göstermektedir. Bu endişelerin en önemli kaynaklarının alıştıklarından farklı yeni bir durumla karşılaşmaları, konuyla ilgili yeterli bilgilerinin olmaması, aile hekimliği sisteminden kaynaklanan sorunların varlığına inanmaları, Türkiye için uygun bir model olarak aile hekimliği sistemini görmemeleri sayılabilir.
Düzce’deki yapılan anket ve incelemede aile hekimliğine geçen hekimlerin işlerini benimsedikleri anlaşılmaktadır. Hekimler yaptıkları işin belirgin olduğu kanaatindedir. Aldıkları ücreti tatmin edici bulmaktadırlar. Mesleki gelecek planı aile hekimliği olanların oranı diğerlerine göre daha yüksektir. Aile hekimliğine geçen hekimlerin şu an için durumdan ümitli oldukları görülmüştür.
Kaynak
Dr. Yılmaz Çoşkun: Aile Hekimliği Uygulanan Ve Uygulanmayan İki İldeki Pratisyen Hekimlerin Aile Hekimliğine Bakışları. Ahmet Yesevi Üniversitesi İşletme Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Yüksek Lisans Programı TİŞL-699 Dönem Projesi Mart 2007
Yazının PDF versiyonuna ulaşmak için Tıklayınız.
Eylül-Ekim-Kasım 2007 tarihli SD 4’üncü sayıda yayımlanmıştır.